Giresun'da "Ailenin Korunması" paneli
Giresun İl Müftülüğünce gerçekleştirilen panelde, aile içi şiddet, aile bağlarının güçlendirilmesi ve sağlıklı iletişim üzerine değerlendirmeler yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından 2025’in ‘Aile Yılı’ ilan edilmesinin ardından, Giresun İl Müftülüğü aileyi korumak ve güçlendirmek amacıyla çeşitli etkinlikler gerçekleştiriyor.
Bu kapsamda İl Müftülüğü Aile ve Dini Rehberlik Bürosu koordinesinde, "Ailenin Korunması ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesinde Toplumsal Farkındalığın Sağlanması" konulu panel düzenlendi.
Panele konuşmacı olarak, Uzman Vaiz Zeynep Özdemir, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mustafa Modaoğlu ve Giresun Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Sosyolojisi Öğretim Üyesi Dr. Rasim Bayraktar katıldı.
Çotanak Konferans Salonunda yapılan panelin moderatörlüğünü Giresun İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay üstlendi.
- "Aile göz aydınlığımızdır"
İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay, sevgi, saygı, hoşgörü, merhamet ve sorumluluk bilincinin aileyi ayakta tutan en önemli değerler olduğunu vurguladı.
Kılıçbay, her aile ferdinin karşılıklı hak ve görevlerin bilinciyle hareket etmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
"Aile, Yüce Rabbimizin bize bir emanetidir ve bu emanetin temelinde merhamet yer almalıdır. Merhamet, iyiliği esas almak ve her aile ferdine Yüce Allah’ın bir lütfu olarak değer vermektir. Bu nedenle ailede bir sıkıntı veya kriz ortaya çıktığında merhamet, ilişkilerin sağlıklı yürütülmesinin ölçüsü haline gelir.
Aileyi güçlü kılan bir diğer unsur ise infak ve karşılıksız sevgidir. İnfak, sadece maddi yardım değil, muhatabına katkı sunmak ve gönül desteği vermektir. Karşılıksız sevgiyle birbirine vefa gösterip gerektiğinde teşekkür eden, hata ettiğinde özür dilemekten çekinmeyen aileler hem muhabbeti artırır hem de rahmetin yeryüzündeki tecellisi olmaya devam eder. Böylece aileden başlayarak toplumda huzur ve güven ortamı tesis edilir. "
- "Aile sevgi ve merhametle ayakta durur"
Ardından söz alan, Uzman Vaiz Zeynep Özdemir, her aile ferdinin sevgi ve merhameti ilke edinerek aile üyelerine değer vermesi gerektiğini belirtti.
Özdemir, ailenin bir merhamet yuvasına dönüştürülmesinin gerekliliğini şu sözlerle ifade etti:
"Aile içinde yaş ve cinsiyet farkı gözetilmeksizin tüm bireylerin saygın ve dokunulmazlık hakkına sahip olduğu unutulmamalıdır.
İnsan onurunu zedeleyen, itibarını sarsan hatta cana kasteden şiddetin her türlüsü, dinen, hukuken ve ahlaken suçtur, aynı zamanda kul hakkı ihlalidir. Üzerimizde en çok hakkı bulunan kişiler, bize en çok emeği geçen, sevincimizde ve kederimizde yanımızda olan aile bireylerimizdir. Ne yazık ki farkında olmadan kırdığımız, üzdüğümüz ve helallik almayı ihmal ettiğimiz kişiler de çoğu zaman onlardır. Unutmayalım ki karşılıklı hak ve sorumluluklar yerine getirildiğinde ailede ve toplumda huzur ile güven ortamı sağlanacak, dünya insan onuruna yakışır, yaşanılır bir yer haline gelecektir."
- "Aile odaklı sosyal hizmetler aile kurumuna güç katıyor"
Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Mustafa Modaoğlu, ailenin korunması ve güçlendirilmesine yönelik, ekonomik katkı sağlayan, farkındalık oluşturan ve ailelerin sosyokültürel gelişimine destek veren hizmetlere imza attıklarını belirtti.
Modaoğlu, toplumun her bireyine ulaşarak etkin sosyal hizmetler yürüttüklerine değinerek şöyle konuştu:
"Kadınlarımızın aile hayatındaki belirleyici rolünü, çocuklarımızın geleceğimiz için taşıdığı umudu, büyüklerimizin kültürel mirasımızdaki değerini ve engelli kardeşlerimizin kıymetini esas alarak, herkesin huzur ve güven içinde yaşayacağı bir yarın için çalışıyoruz.
Kadınların, çocukların, engelli bireylerin ve yaşlıların her türlü ihmal, şiddet ve ayrımcılıktan uzak, adil ve aktif biçimde toplumsal hayata katılması önceliğimizdir. Ailelerimizin en iyi yaşam koşullarına kavuşmasını sağlamak ise milletimize hizmet etmenin en değerli yoludur.
Bu doğrultuda ailelere, çocuklara, engelli ve yaşlı bireylere, kadınlara, şehit yakınları ile gazilere ve toplumun dezavantajlı tüm kesimlerine yönelik sosyal yardım ve hizmetlerimizi kararlılıkla sürdürüyoruz."
- "Miras sorunu, nesiller arası ilişkileri zedeliyor"
Giresun Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Din Sosyolojisi Öğretim Üyesi Dr. Rasim Bayraktar ise, genelinde Doğu Karadeniz, özelinde ise Giresun’da nesiller arası akrabalık bağlarının zedelenmesinde en önemli etkenlerden birinin miras meselesi olduğunu belirtti.
Bayraktar, miras sorununun çözümü için başta aile büyükleri olmak üzere kanaat önderleri ve alanda uzman kişilere önemli sorumluluklar düştüğünü vurgulayarak şöyle konuştu:
"Gerek kuşaklar arası dağılımda gerekse cinsiyetçi yaklaşımla yapılan miras paylaşımında, eşitlik hassasiyetinin gözetilmemesi haksızlıkları ortaya çıkarmaktadır. Mevcut iletişimsizlik ve çatışma durumu, bireyleri çeşitli suç türlerine sürüklemektedir.
Miras paylaşımındaki çözümsüzlüğün bölgedeki her kuşağa sirayet ettiği ve giderek daha girift bir hal aldığı açıktır. Özetle, miras konusu olan arsa taksimi ve gelirin paylaşımı anlaşmazlığından kaynaklanan suçlar, cana, mala ve şahsa karşı işlenen suçların yanı sıra, mirasta haksızlığa uğradığını düşünen kişilerin hırsızlığa yönelmesi şeklinde kendini gösterebilmektedir.
Mevcut sorunların çözümüne yönelik gerekli adımlar atılmazsa, kuşaklar arasında saygı, itibar ve güven kaybının yanı sıra gelecekte gerilim ve çatışmaların artması kaçınılmaz görünmektedir."
Panele İl Müftü Yardımcıları Avni Bolat, Adem Orhan, Sibel Gül Ülker, Müftülük personeli ve din görevlileri katıldı.
Bu içerik hakkında ne hissediyorsunuz?

