'IV. Uluslararası Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Sempozyumu' İstanbul'da başladı
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ), Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Araştırmaları Vakfı (İBTAV) ve İstanbul Üniversitesi (İÜ) işbirliğiyle düzenlenen 'IV. Uluslararası Prof. Dr. Fuat Sezgin İslam Bilim Tarihi Sempozyumu' başladı.
Bu yıl 'İslam Coğrafya ve Denizcilik Tarihi' temasıyla düzenlenen sempozyumun açılış programı, FSMVÜ Ayasofya Yerleşkesi Gülhane Binası'nda gerçekleştirildi.
İstanbul Valisi Davut Gül, sempozyumun açılışındaki konuşmasında, Prof. Dr. Sezgin'in İslam bilim mirasına önemli katkılar sunduğunu belirterek, kendisine Allah'tan rahmet diledi.
Tarih anlatılarında çoğu zaman savaş ve coğrafya merkezli bir bakışın öne çıktığını aktaran Gül, 'Genelde tarih denince aklımıza savaş tarihi ve bununla bağlantılı olarak coğrafya tarihi geliyor. Ancak milyonlarca yıllık geçmişimize baktığımızda bunların merkezinde bilim tarihi var. Bize hep Orta Çağ'ın karanlık olduğu, Müslümanların bilim üretmediği anlatıldı. Hocamızın çalışmalarıyla bir kez daha gördük ki Orta Çağ'da birçok bölge karanlıktayken Müslümanlar yaşadıkları coğrafyalarda bilime ciddi katkılar sundu.' diye konuştu.
Gül, Prof. Dr. Sezgin'in çalışmalarının her sempozyumda yeniden gündeme geldiğini kaydederek, Sezgin'in 94 yıllık ömründe günde 17 saatten fazla çalışarak bir başarı kriteri ortaya koyduğunu ifade etti.
- 'Hocamızın çalışmaları İslam dünyasının hak ettiği değeri kazanmasında önemli bir rol oynamıştır'
FSMVÜ Rektörü Prof. Dr. Nevzat Şimşek, İdrisi, Biruni ve Mesudi gibi büyük alimlerin çalışmalarının İslam bilim mirasının zenginliğini ortaya koyduğunu belirterek, 'Bu büyük Müslüman alimlerin yeryüzünün şekillerinden deniz yollarına, rüzgar ve akıntı sistemlerinden iklim kuşaklarına uzanan çalışmaları, İslam bilim tarihinin bilimsel niteliğini açık biçimde ortaya koymaktadır.' diye konuştu.
Prof. Dr. Fuat Sezgin'in, İslam bilim mirasının insanlığın ortak hafızasında hak ettiği yeri alması için büyük çaba gösterdiğini vurgulayan Şimşek, şöyle devam etti:
'Hocamız sadece haritaları ve metinleri incelemekle kalmamış, bilimin toplumlar ve kültürler arasındaki etkileşimle nasıl şekillendiğini ortaya koymuştur. Böylece İslam alimlerinin Avrupa bilim geleneğine katkılarını somut örneklerle göstermiştir. Astronomiden tıbba, optikten mekanik mühendisliğine uzanan geniş bir alanda Hocamızın çalışmaları İslam dünyasının hak ettiği değeri kazanmasında önemli bir rol oynamıştır.'
Şimşek, İslam medeniyetinin büyük bir ilim ve kültür geleneğini temsil ettiğine, bu geleneğin korunmasının yalnızca bir geçmiş bilinci değil, geleceğe yönelik bir sorumluluk olduğuna dikkati çekti.
Üniversitenin, Fatih Sultan Mehmet'in kurduğu vakıf geleneğini sürdürdüğünü dile getiren Şimşek, 'Fatih Sultan Mehmet yalnızca bir Fatih değildir, bilimi merkeze alan, matematik, coğrafya, astronomi ve mühendislik gibi alanlarda eğitimi önceleyen bir liderdir. Biz de onun kurduğu bu geleneğin üzerine inşa edilen bir üniversite olarak bilim tarihi çalışmalarına sahip çıkıyoruz.' ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Şimşek, bilim tarihinin gençler için güçlü bir özgüven unsuru olduğunu belirterek, İslam dünyasının bilimsel başarılarını bilen bir neslin geleceğe daha sağlam adımlarla yürüyeceğini vurguladı.
Açılış konuşmalarının ardından oturumlarla devam eden sempozyumda, İslam medeniyetinin bilimsel birikimi coğrafya, denizcilik ve ilgili disiplinler üzerinden ele alınacak.
- Sempozyumda sunulacak bildiriler kitaplaştırılacak
Toplamda 22 ülkeden 83 katılımcının katıldığı sempozyumda, 2 gün boyunca İslam coğrafya ve denizcilik tarihi üzerine 68 bildiri sunulacak. Değerlendirme sürecinin ardından bildiriler kitaplaştırılacak.
Sempozyum, yarın yapılacak kapanış toplantısının ardından katılımcılar için planlanan Deniz Müzesi ziyareti ve Baltalimanı'ndaki akşam yemeği ile sona erecek.
Bu içerik hakkında ne hissediyorsunuz?

