Kılıçbay: Din görevliliği, emanet bilinciyle yaşamaktır

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her yıl geleneksel olarak düzenlenen "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" etkinlikleri kapsamında, Ayet ve Hadis Ezberleme, Bilgi Yarışması, Etkili Hutbe Sunumu ve Ezanı Güzel Okuma yarışmaları düzenlendi. İl Müftülüğü, Mevlana Sadrettin Efendi Camii ve Hacı Miktat Camii’nde yapılan yarışmalarda, din görevlileri mesleki bilgi ve becerilerini sergileyerek jüri karşısında ter döktü. Yarışmalar sonucunda Ezanı Güzel Okumada Müezzin Kayyım Mehmet Akınca, Etkili Hutbe Sunumunda İmam Hatip Osman Kılıç, Bilgide Müezzin Kayyım Ahmet Aykut, Ayet ve Hadis Ezberlemede İmam Hatip Abdullah Akçay birinci oldu. Yarışmalarda gösterdikleri üstün gayret ve başarılarından dolayı tüm din görevlilerini tebrik eden Giresun İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay, Giresun’u bölge finalinde temsil edecek yarışmacılara başarılar diledi.  - "Din hizmeti ibadethanelerde başlar, toplumun kalbinde anlam bulur." İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay, din görevlilerinin camilerde ve Kur’an kurslarında hakkın ve hakikatin sesi olmaya devam ettiğini vurguladı. İl Müftüsü Selçuk Kılıçbay düzenlenen yarışmaların eğitim, gelişim ve uygulama birliğini tesis ettiğini belirterek, "Diyanet İşleri Başkanlığımız personelimizin, yeteneklerini geliştirmek ve planlı çalışma alışkanlığı kazanmalarını sağlamak amacıyla çeşitli yarışmalar düzenliyor. Bu kapsamda din görevlilerimiz, belirlenen bir takvim çerçevesinde ilçe, il ve bölgelerde yapılan elemelerden geçerek yarışma finaline katılmak için üstün gayret gösteriyor. Bu sürecin asıl hedefi, kürsüyü emanet bilen, mihrapta vakarı temsil eden, minberde hakikati dile getiren kıymetli hocalarımızı daha da donanımlı hale getirmektir. Çünkü din görevlilerimiz hademe-i hayrat olarak, ömürlerini Yüce Rabbimizin rızasına adayan, din hizmetini emanet ve ibadet bilen bahtiyar insanlardır. Onlar, şehrin maneviyatını ilim ve ahlakla inşa eden gönül insanlarıdır. Onlar hayatın her safhasında yanımızda olan manevi rehberlerdir. Doğumdan sonra kulaklara okunan ezanlarda onların nefesi vardır. Çocuklukta, gençlikte, evlilikte, vatan nöbetinde, son nefesimizde ve her kritik eşikte, bize dua eden, bizi hakikate çağıran, bize yol gösteren onlardır. Bu vesileyle, Başkanlığımızın düzenlediği bu yarışmalara katılan tüm din görevlilerimizin gösterdikleri çabayı takdirle karşılıyoruz. Yüce Rabbimizden niyazım odur ki, hocalarımızı ilim, hikmet, vakar, tevazu ve güzel ahlakla daha da yüceltsin, hizmetlerini bereketli kılsın." dedi. - "Camiler, tevhidin sembolü, toplumsal vicdanın aynasıdır" Müftü Kılıçbay, camileri asr-ı saadetteki nitelik ve fonksiyonuna kavuşturmada din görevlilerinin taşıdığı sorumluluğu ise şu sözlerle ifade etti: "Unutulmamalıdır ki, din görevlisi yalnızca cami içinde değil, hayatın her alanında topluma rehberlik etme sorumluluğu taşıyan örnek şahsiyettir. Onun bilgisi, cemaatine yol gösteren bir kandil, ahlakı ise gönüllere sekînet indiren ilâhî bir esintidir. Asr-ı Saâdet’ten bugüne mescitlerimiz ve camilerimiz, ibadetin, ilmin, hikmetin ve kardeşliğin yoğrulduğu hayat merkezleri olmuştur. Cami, mümin gönülleri birleştiren bir rahmet kapısı, secdeyle yükselmenin, dua ile arınmanın, niyazla dirilmenin mekânıdır. Camilerimiz, dil, renk, ırk, yaş, makam ve mevki farkı gözetmeden bütün mümin gönülleri aynı safta buluşturan, imanın ve istikbalin sembolüdür. Göğe doğru yükselen minarelerimiz tevhîdin nişanesi, beş vakit semaya yankılanan ezanlarımız şehâdetin sadâsı, mihraplarımız kıblenin ve kulluğun istikameti, minber ve kürsülerimiz hakikatin gür sesi, saflarımız ise huzurun, kardeşliğin ve güvenin teminatıdır. Camiye giden yol, kalbimizi Yüce Allah’a yaklaştıran bir kulluk yolculuğudur. Bu sebeple camilerimizi, bir neslin şahsiyet kazandığı, bir toplumun dirilişine zemin hazırlayan mübarek mekânlar olarak görmeli ve yaşatmalıyız."