Sünnet: Nebevî Kılavuz
Andolsun, Allah’ın Resûlü’nde sizin için; Allah’a ve ahiret gününe kavuşmayı uman, Allah’ı çok zikreden kimseler için güzel bir örnek vardır. (Ahzâb, 33/21)
Sünnet: Nebevî Kılavuz
Sünnet, en güzel örnek olarak gönderilen Hz. Peygamber’in yaşam tarzını ve rehberliğini ifade eder. O, Rabbinden aldığı vahiy doğrultusunda inanç, ibadet ve ahlaki değerler başta olmak üzere hayatın tüm alanlarında İslam’ı anlatarak, açıklayarak ve yaşayarak inananlar için örnek bir hayat sergilemiştir. Bu bakımdan onun sünneti, İslam dininin Kur’an’dan sonraki ikinci bilgi kaynağıdır. Sünnet bilinmeden Kur’an’ın tam olarak anlaşılması mümkün değildir. İslam’ı doğru bir şekilde yaşayabilmek için sünnete uymak gerekir. Asırlar boyu sünnete bağlılıkları sayesinde kimliklerini koruyabilen Müslümanlar, sünnetten uzaklaştıklarında batıl yollara sapmaktan kurtulamamışlardır. Dün olduğu gibi bugün de İslam ümmetini hak yoldan sapmaktan koruyacak olan şey Kur’an ile birlikte sünnete sarılmaktır. Nitekim Hz. Peygamber şöyle demiştir: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu şaşırmayacaksınız: Allah’ın Kitabı ve Peygamberinin sünneti.” (Malik, Muvatta’, Kader, 3)
Bir Ayet: "Ey peygamber! Kâfirlere ve münafıklara karşı cihad et, onlara sert davran. Onların varacağı yer cehennemdir ve bu ne kötü bir sondur!" (Tahrîm, 66/9)
Bu içerik hakkında ne hissediyorsunuz?
